Kategoriler
İnceleme Oyun

Need For Speed Payback Oyun İncelemesi

Need For Speed’in oyun severlerin gözünde yeri başkadır. Need For Speed Payback oyun incelemesi bile insana büyük bir keyif veriyor gerçekten. Çünkü oyun seven kişiler Need For Speed’in o ilk oynadıkları oyunlarını asla unutmazlar. Birden hayatımıza muhteşem grafikleri ile giriş yapmıştı. Gelen serileri ile özellikle Underground ve Most Wanted ile kullanıcıları mest etmişti.

Oyunun hikayesinden bahsedecek olursak,  oyuna bir sokak yarışçısı olarak başlıyoruz. Bu zaten bütün serilerde ana tema olarak yer alıyor. Daha sonra dostlarla yaşanılan bir olay ile çöküşe geçiyoruz. Açık konuşmak gerekirse dibi boyluyoruz da diyebiliriz. Bu biraz geçmişte çıkan serilerin bir kaçına benziyor aslında. Oyunda hikaye bakımından dudak uçuklatacak bir farklılık olmadığını söyleyebiliriz.

 

 

Hikayeyi bir yana koyup oyunu anlatacak olursak, Need For Speed’in o kendine özgü havasını doruklarımıza kadar yaşıyoruz. Bundan şüphemiz olmasın. Oynayanlar bunu çok iyi bilirler. Arcade üzerine kurulu olan Need For Speed’in diğer serilere göre hemen hemen aynı hissi  yaşattığını söyleyebiliriz. Ancak burada bahsetmemiz gereken bir negatif durum var. Need For Speed Payback’de geçmiş serilere nazaran araba ve yol tutuşunda bir problem var. Yani şöyle açıklayabiliriz sanırım, tekerler tam olarak yere hakim değil. Bu da kullanıcıya arabanın kayarak gittiği hissini veriyor. Bu olumsuz bir durum olsa gerek. Ancak herkes aynı hissiyatı almayabilir.

 

 

Modifiyeler açısından ele alacak olursak bu konuda gayet başarılılar. Çünkü modifiyelerin hemen hemen hepsi arabaya tam oturuyor ve %100 gerçeğe yakın duruyor. Modifiye olayını biraz daha detaylandıracak olursak, her oyun sonunda rastgele kart kazanıyorsunuz. Bu kartları aracınıza taktığınızda şansınıza göre bir özellik geliyor.Şunu belirtelim ki burada herhangi bir seçenek mevcut değil. Tamamen karttan çıkan modifiyeye göre hareket ederek iyileştirme yapmak zorundasınız. Yarış sonlarında size sunulan 3 adet kart arasından sistemin belirlediği kartı seçerek olaya başlıyoruz. Tabi oyunda kart satın alma olayı da var. Burada bir kısıtlama yok, istediğiniz gibi modifiye yapabiliyorsunuz.

 

Araçlardan bahsedecek olursak, Need For Speed kalitesi açısından bizce yeterli. Hatta eski serilere göre daha çok seçeneğin olduğunu sanırım söylemek yanlış olmayacaktır. Çünkü araç sayısı tam olarak 78. Bu sayı NFS tarihinin en yüksek sayısı. Bu 78 araç içerisinde ise klasik araçlara ve arazi araçlarına oldukça yer verilmiş. Tabi oyunda yer alan fazla araçların kullanıcı bağlılığını arttırdığı bir gerçeği var. Ne kadar çok araç olursa oyunda vakit geçirme şansı da bir hayli fazla olacaktır.Genel itibari ile değerlendirecek olursak araç sayısı tatmin edici. Grafikler de gayet güzel. Kullanıcıdan kullanıcıya görüşler değişebilir ama biz oyundan memnun kaldık diyebiliriz.

 

 

Kategoriler
İnceleme Oyun

Call of Duty: WWII Ön Oyun İncelemesi

Call of Duty: WWII Kasım ayı itibari ile raflarda yerini aldı. Bu kez 2. dünya savaşını konu olan oyun ile karşımıza çıkan Call of Duty satış rakamları ile de göz dolduruyor. İlk haftasından itibaren 10 milyon dolardan fazla satış yapan Call of Duty: WWII oyununu birlikte inceleyelim.

Oyunun grafikleri güzel ancak ” 2017 yılında daha güzel olabilirdi” düşüncesini akıllara getirmiyor değil. Hayatında hiç savaş oyunu oynamamış kişiler için grafikler iyi olsa da yılların oyuncuları için ne kadar tatminkar bilinmez. Oyunda karakter sistemi bulunuyor. Oyunu iyi oynadığınızda yanınızda bulunan karakter size mermi tedarik edebiliyor. Ayrıca cephe savaşı özelliğini barındıran oyun, bir ilki yaşatıyor. Hikayesini 2. dünya savaşından alan Call of Duty, sıradanlaşan görev tanımının dışına çıkıyor. Yaklaşık olarak 7 saatlik bir oyun süresi var.

Son  yıllarda Call of Duty tarafından çıkarılan oyunlara alışmış kişiler bu oyunda bazı farklılıklar hissedebilir.Çünkü firma daha önce  Cephe savaşının hissiyatını bizlere bu denli yaşatan bir oyun çıkarmamıştı. Oyunda bir çok cephede savaşıyoruz. Ayrıca kardeşlik sistemi mevcut.Oyunda 9 adet harita var ve hedef tanımı tam olarak belli. Harita sayısı sürekli güncellenerek artacaktır.

Call of Duty WW2 sistem gereksinimleri 

Minimum sistem gereksinimi
İşletim sistemi: Windows 7 64-Bit ve sonrası

İşlemci: Intel Core i3 3225 veya eşdeğer

Bellek: 8 GB RAM

Depolama: 25 GB disk alanı

Ekran Kartı: NVIDIA GeForce GTX 660 2 GB / GeForce GTX 1050 veya daha iyisi

DirectX: Versiyon 11

 

Kategoriler
İnceleme Oyun

No 70: Eye of Basir İncelemesi

Grafik ve oynanış bakımından oldukça kaliteli olan korku oyunlarını, her zaman yabancı oyun şirketleri tarafından çıkarıldığını görmeye alışkın olduk ve bir anda Türkiye’nin dahi oyun geliştiricileri, bizlere kalitesiyle ve merak uyandıran hikâyesi ile bir korku oyunu hazırladılar.

No 70 - Eye of Basir

Türk yapımı olan ve şimdiden indirme sayısının artmış olduğu No 70: Eye of Basir İncelemesi ile, sizlerin oyunu indirip oynamanızı heveslendirmeyi amaçlamaktayız. Hem hikâye, hem araştırmacılık, hem de biraz gerilim ve korkuyu içinde barındıran oyunun içerisinde çözülmeyi bekleyen zorlu bulmacalar bulunuyor.

No 70: Eye of Basir hikayesi

Oyunun ana konusu, Aras ve Erhan adında iki küçük çocuğun, babaanneleri ile yaşadıkları süre içerisinde, evde yaşadıkları paranormal olayları ele almaktadır.

No 70 - Eye of Basir

20 yıl sonra ayrı ayrı hayatlarını yaşamaya devam eden kardeşler, evde bazı eşyaların yer değiştirmeye başladığını gördüklerinde, bunu araştırmak istiyorlar ve malikâne içerisindeki bulmacaları çözerken, bir yandan da korkuyu yaşıyorlar.

No 70 - Eye of Basir

Tamamen birinci tekil kişi olarak oynanmakta olan oyun hem bilgisayar, hem de playstation üzerinden oynanabiliyor. Düşünmeye ve doğru parçaları yerine oturtmaya yönelik bir korku filmi seven her oyuncunun oynaması gereken bir oyundur. Steam üzerinden satışı devam etmekte olan oyunu 31 TL karşılığında satın alabilirsiniz.

Oyun Hakkında Önemli Bilgiler

Korku oyunu kategorisine girmiş olduğundan, belli bir yaş sınırlaması gerektiğini söylemek gerekmektedir. 18 yaş altı oyuncuların oyunu oynamaması tavsiye edilmektedir. Özellikle yüksek gerilim müzikleri ve jumpscare animasyonları nedeniyle bu korku oyununa, yaş sınırlaması koyulmuştur.

No 70 - Eye of Basir

Her dile çevrilebilen No 70: Eye of Basir, alt yazı seçeneğini içinde barındırıyor. Tamamen özgün bir korku oyunu olduğunu, grafik ve seslerin kalitesini, seslendirmeleri, Steam üzerinden yapılan kullanıcı yorumlarını inceleyerek anlayabilir ve tercihe göre oyunu satın alabilirsiniz.

Kategoriler
İnceleme Oyun

Dragon Quest XI Oyun İncelemesi

Square Enix tarafından geliştirilen Dragon Quest oyununun XI. sürümü önceki versiyonlardan biraz daha farklı içeriklerle karşımıza çıkmayı başardı. Dragon Quest XI oyunu diğer sürümler gibi özellikle Uzak Doğu’da oldukça meşhur olan bir JRPG oyunu olmak özelliği taşıyor.

Dragon Quest oyununun diğer sürümleri Avrupa çapında çok fazla meşhur olmasa da XI. versiyon Avrupa’da da isminden söz ettirmeyi başaracağı tahmin ediliyor. Oyunun yapımcısı olan Yuri Horii isimli kişi, yaptığı açıklama ile birlikte oyunun Avrupa’ya da açılacağını duyurmuştu. Tahminlere göre 2018 yılında Dragon Quest XI oyunu Avrupa’ya açılacak.

Dragon Quest XI Oyun Türü ve Hikayesi

Dragon Quest XI oyununda diğer sürümlerde olduğu gibi bizi oldukça ilginç bir evren karşılıyor. Tamamen barışın hakim olduğu bu evrende bir zaman sonra kaos oluşmaya başlıyor ve asıl macera da buradan itibaren başlıyor.

Oyunun temel amacı, bu evrende yaşayan yedi farklı krallığın barış içerisinde yaşamasını sağlamak. Bu evrende savaşmak ise tamamen yasak. Ancak bahsettiğimiz kaos ortamında bir gün bu kuralı birileri ihlal ediyor ve evrende savaş başlıyor. Oyuncunun görevi ise bu savaşın kaynağını bularak evrende tekrardan barışı sağlamak. Bu bakımdan oyunda genel olarak macera türünde ilerliyor.

Savaşın kaynağını bulmak içinse krallıklar arasında oldukça zorlu görevler sizleri bekliyor. Tüm oyun boyunca diğer krallıktaki farklı kişilerle tanışıyor ve onlarla beraber bazı görevleri yerine getiriyorsunuz. Oyunun başında iki farklı karakter arasında bir tercih yapmanız isteniyor. Aynı zamanda oyun boyunca yanınızdan hiç ayrılmayan ve tüm görevlerde sizinle olan bir kuzeniniz bulunuyor. Bu kişiyi seçme şansınız ise olmuyor. PS4 platformunda oldukça etkili bir şekilde oynanan oyunda çoklu oyuncu modu bulunmuyor.

Kategoriler
İnceleme Oyun

Tom Clancy’s The Division Oyun İncelemesi

The Division’ı tetkik ederken evvela onun ne çeşit bir oyun olduğunu anlamamız gerek. Tom clancy’s the division için güzel bir melez denilebilir. Biraz MMORPG biraz da Tom Clancy’s, ögeleri içeren, siper alma ve loot üstüne yoğunlaşan, taktiksel, takım ve grup odaklı bir oyun.

Bu oyunda başka MMORPG’ler gibi hayali mahluklar ya da ışıklar saçan efsanevi silahlar bulunmamakta. The Division‘ın güzel tarafı, bu iki oyun çeşidini birleştirmesi ve oyunculara kararında bir yapım takdim etmesi. Daha oyunun ilk saniyelerinde açık ve kapalı betalarına katıldığımız The Division’ın tam versiyonu ile bir hayli farklılaştığını ama bir o kadar da güzelleştiğini fark ediyoruz. Oyunun ilk tanıtımları için kullanılmakta olan Brooklyn kısmı başlangıç sahası olmakta birlikte burada genel mekanikleri kolaylıkla gözden geçirebilir ve düşmanlarınızla ilk temasımızı kontrollü bir biçimde yapabilirsiniz.

Oyuncuyu İçine Çeken Bir Dünya

Tom Clancy’s The Division‘a giriş yaptığınız zaman (bilhassa Manhattan’a geçtikten hemen sonra) ilk fark edilen şey oyunun başarılı atmosferi. Ayrılmaktan korkan ya da şehirden ayrılamayan siviller hayatta kalmış ya da hastalık açlık ve soğuk sebebiyle hayatını kaybetmiş. Manhattan’ın bir vakit insanları yutan o canlı sokakları tamamıyla hayalet kasabaya dönüşerek durumdan yararlanmak isteyenleri geride bırakılanı ele geçirmek için sokaklarda serbestçe ve sıkça dolaşmakta.

Downgrade’li Hali mi?

Tom Clancy’s The Division’la alakalı en çok konuşulan hususlardan biri de oyunun grafiklerindeki kısıtlama. Forumlara, görsellere ya da videolara bakarken her üç yorumdan birinin “Downgrade” olduğunu göreceksiniz. E3’te gösterilen kaliteden uzak, ancak The Division sizi görsel olarak etkileyecek. Gerek küçük ayrıntılar, gerekse genel atmosferiyle sistem performanslarını da göz önünde bulundurarak çok iyi bir iş çıkarıldığı söylenmekte.

Kategoriler
İnceleme Oyun

That Dragon Cancer Oyun İncelemesi

That Dragon Cancer oyunu, Ryan – Amy Green çifti ve Josh Larson gibi üyelerden meydana gelen Numinous Games tarafından, hem de yaşanmış bir hikayeden etkilenilerek meydana getiriliyor. Yapım geçtiğimiz günlerde PC ve Mac ürünleri için beğenilere sunuldu. Bizler de bu yazıda that dragon cancer oyun incelemesi yapacağız.

İşte Her Şey Böyle Başlıyor!

That Dragon Cancer, bir nevi tıkla ve bırak stilinde bir adventure oyunu olarak görülüyor. Ryan ve Amy Green, hikayede küçük erkek çocuğuklarından ilham almış. Ryan ve Amy Green’in küçük oğulları Joel’e, 2010 tarihinde doktorlar tarafından beyin tümörü tanısı belirleniyor ve yalnızca birkaç ay ömrü kaldığı söyleniyor. Tüm bunlara rağmen Joel Green, doktorların bu düşüncesini yanıltarak, bu hastalıkla tam dört sene savaşmayı başardıktan sonra 2014 senesinde yaşama veda ediyor.

Oyunun İçeriği Nasıl?

Ryan ve Amy Green çifti, çocuklarının anısına bir karar vererek That Dragon, Cancer’ı gmeydana getiriyor. Üçüncü bakış açısından geliştirilerek yapılan adventure yapımında, Ryan ve Amy Green’i çocuklarını hayatta tutma çabası resmen kullanıcılara yansıtılıyor.

Ryan, yapmış olduğu açıklamaya göre bir gün hastanede umutsuzca beklerken, kendisine bir şekilde ilham geldiğini ve çocuğunu, anısını sürekli yaşatıp, onu hissetmek için bu adımı attığını ve kendisini oyun dünyasında bulduğunu belirtiyor.

Oyunun içerisinde Joel hayallerinde yer alan iyiliğin ışığı ile kötü ejderha yani aslında “kanser” ile birlikte savaşıyor. Sahne farklılaştığında da üzgün olan anne baba ona “her kahramanın dinlenmeye gereksinim duyduğunu” belirtiyor. Yani oyunu oynayan kişileri, bol bol gözyaşının ve muhteşem bir oyunun beklediğini bildirmek gerek. Yine oyunda Joel için mutlu olunacak şeyleri yaparak, oyuna güzellikler de ilave edebiliyorsunuz.

Kategoriler
İnceleme

Zamanı 1.2 Trilyon Kere Durdurmak!

Mobil cihazların, profesyonel kameraların ve daha pek çok teknolojik aletin insanların hayatlarına girmesiyle birlikte “anı ölümsüzleştirmek” denilen ve hemen herkesin kameralarını gün içinde pek çok defa kullanmasından kaynaklı olarak 2017 yılı sonuna kadar insanların 1.2 trilyon kere fotoğraf çekecekleri saptandı. Özellikle akıllı telefonların piyasaya çıkmasıyla birlikte geliştirilen kamera özellikleri sayesinde, profesyonel kameralara taş çıkarır hale geldi. Öyle ki mobil fotoğrafçılık adı verilen ve bunu meslek haline getirmiş insanlar bile ortaya çıktı. Bu durumda da hemen herkesin elinde bu akıllı telefonlardan olduğu düşünüldüğünde çekilen fotoğraf sayısında da muazzam bir artış olduğu görülüyor. Yapılan araştırmalar sonucunda;

2013 senesi içerisinde çekilen toplam fotoğraf sayısı 660 milyar,

2014 senesi içerisinde 810 milyar,

2015 senesi içerisinde 1 trilyon,

2017 senesi içerisinde 1.1 trilyon fotoğraf çekimi gerçekleştirilmiş. Bu miktarın 2017 senesinin sonuna kadar 1.2 trilyon olması bekleniyor.

Fotoğraf Çekimine Sosyal Medya Etkisi

2017 senesi içerisinde çekilen ve yıl bitene kadar çekilecek olan fotoğrafların cihazlarının çoğunluğunu mobil telefonlar oluşturuluyor. %85’lik bir orana sahip olan akıllı cihazların yanı sıra profesyonel makinelerden çekilen fotoğraf oranları %10.3 oranında olurken, tabletlerin kullanımı ise %4.7 oranı olarak yapılan araştırmalar sonucunda görülebiliyor. 2010 senesinde en yüksek satış oranıyla birlikte kamera satışları 121 milyon civarında bulunuyorken akıllı cihazların insanların hayatına girmesiyle birlikte bu satışlar 2017 yılına gelindiğinde 10 milyon civarına kadar gerilemiş. Bu gerilemenin ve telefonlardan çekilen fotoğrafların oranlarının bu kadar yüksek olmasının en büyün etkeni ise sosyal medya. Gün içerisinde sosyal medyayı aktif olarak kullanan ve bu aktiflikten dolayı sürekli fotoğraf çeken insan sayısında ciddi bir artış görülüyor.

Kategoriler
İnceleme Oyun

Superhot Oyun İncelemesi

Eğer zaman siz hareket etmediğiniz zaman durma noktasına gelseydi, siz hareket ettiğinizde ise hızlanıp normal akışına dönseydi nasıl olurdu? Ya da mantıken herhangi bir yapmak mümkün müydü? Superhot oyun incelemesi yaptığımız zaman bu soruların cevabını bulabiliyoruz. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; Superhot’u oynarken oyun içerisinde oynuyoruz. Yani ana karakter bir oyun bağımlısı ve VR başlığı takmış, odasında oyun oynayan birisi. Fakat işin asıl ilginç yanı oynadığı oyunu istemli şekilde oynamıyor olması. Önce kendisi denemek istiyor ve Matrix mesajlar sonucunda oyuna nasıl başlayabileceğini öğreniyor. Ardından bağımlılık başlıyor. Durmadan oynamak istiyor ve bunun sonucunda oyun içerisinde kendi evine gelip kafasına sıkıyor.

Oyunun Yaptığı Eleştiri

Şimdi bu noktada oyunun yaptığı eleştiri nedir diye düşünebilirsiniz. Ayrıca oyunu bitirdiğiniz zaman açılan Endless Mode, yani sonsuz oynanış modu gibi bir seçenek bulunuyorken, kendi eleştirdiği tezgaha kendisi dahil oluyor. Zaten yaklaşık 1.5 saat gibi bir sürede oyunu bitirebilirsiniz. Bu süreçte çeşitli yönergeler ile aslında tutsak olduğumuzu ve özgür kalmak için denilenleri yapmamız gerektiğini ve bedeninizin size yük olduğunu anlatıyor. Ciddi yazılmış bir oyunsa gerçekten değişik bir oyun.

Superhot Nasıl Oynanıyor?

Yazının başında belirttiğimiz gibi siz hareket etmediğiniz sürece zaman durma sürecine geliyor. Tam olarak durmuyor fakat o kadar yavaşlıyor ki etrafınızı kontrol ederek neler yapacağınızı ve bir sonraki hamlenizi düşünecek vaktiniz oluyor. Ancak bir hamle yaptığınız anda zaman normal akışına geri dönüyor. Oyunun bulmaca kısmı burada başlıyor. Öldüğünüz anda, R tuşuna basarak hızla tekrar başlıyor ve yeniden deniyorsunuz. Grafikler ve sesler ise oldukça başarılı. Zaten siz oyuna daldığınız zaman grafikleri ve sesleri unutuyorsunuz bile.

THN – teknolojihaberim.net

Kategoriler
İnceleme Oyun

Firewatch Oyun İncelemesi

Son yıllarda çıkartılan en değişik konulu oyunlarından biri olan firewatch, değişik yapı ve kurgusuyla oyun severlerin karşısına geliyor. Genel anlamda oyunlar aksiyon, dövüş sanatları ve strateji dünyasına kulu olmasına karşın, bu oyun film senaryolarını aratmayan bir senaryo ile gelmekte.

Oyunun Konusu

Yangın peşinden koşan bir ormancının hikayesini anlatan oyun ormancının, aşk hikayesi ile devam etmektedir. Oyun içerisinde ormancının tanıştığı kadınla, hüzünlü, heyecanlı ve aksiyon dolu hikayesini anlatmaktadır.

Oyun oyuncuları zaman zaman korkutup zaman zaman eğlendiriyor, bunlarla sınırlı kalmayıp zaman zaman oyuncuları üzmektedir. Oyunun başkarakteri Henry adı verilen 30’lu yaşlarda bir orman korucusu. Evliliğini bitirmiş yaşadığı şehirden uzaklaşarak uçsuz bucaksız, doğa harikalarıyla dolu bir ormanda, tek başına kulede yaşayarak hayatını sürdürmeye çalışan birisi. Bunların yanında konuşabildiği tek kişi elinde bulunan telsizle konuştu Delilah adındaki patronu, bu kişiyle durumlarını paylaşıp nelerle karşılaştığını anlatarak ilerliyor oyun. Oyun boyunca tek başınıza olarak hareket edeceğiniz bir yapı oyuncuları bekliyor.

Oyun içerisine konumlandırılmış müzikler ve grafikler oyuncular için bambaşka bir oyun deneyimine sürüklüyor. Henry işin ilerleyen haftalarında koca ormanda yalnız olmadığını düşünmeye başlamaktadır. Bu düşünceden sonra biraz şizofreni duygulara kapılan Henry için hayat biraz zor geçmeye başlayacaktır. Hatta öyle bir duruma gelir ki telsizde konuştuğu Delilah’ın gerçek olup olmadığını bile sorgulamaya başlar. Oyun başladığı andan itibaren kullanıcıları ekran başında tutmayı başarmaktadır.

Teknik Detaylar ve Fiyat firewatch oyunu çok yüksek özellikler istememekle beraber, 2gb ram, 2 çekirdek işlemci, 6 GB kullanılır alan istemektedir. Ekran kartı konusunda pek seçici olmayan firewatch hemen hemen bütün ekran kartları ile oynanabilmektedir. Bunlara ek olarak fiyat konusunda ise 26 TL ile 50 TL fiyat aralıklarında satılmaktadır.

Kategoriler
İnceleme

Gerceğinden Ayırt Edilemeyen Replika Saat İlgi Odağı Oluyor

İmitasyon saat sektörü, günümüzde önemli bir sektör olarak gözümüze çarpmaktadır. Replika saat piyasası şimdiden bütçe dostu olarak ilgi çekiyor. Bu sektör sayesinde insanlar sevdikleri, beğendikleri ama satın alamadıkları pahalı saat markalarının başarılı imitasyonlarını kolayca satın alabilmektedir.

Böylece uygun fiyatlara en az orijinalleri kadar kaliteli olan bu saatlere sahip olabilmenin ayrıcalığını yaşamaktadırlar. Bu imitasyon saatlerin birçok modeli bulunmakta ve müşterilerine inanılmaz bir çeşitlilik sunmaktadır.

Kaliteli Replika Saat modelleri orijinal inden farksız

Replika Saat anlamında kaliteli birçok saat markasının taklitleri bulunmaktadır. En başta Omega, Rolex, Hublot gibi ünlü saat markalarının imitasyonlarına kolay bir şekilde erişebilirsiniz. Orijinalleri rahatlıkla asgari ücreti geçen bu saatlerin imitasyonlarını çok uygun fiyatlara bulabilirsiniz.

Çeşitli saatçi mağazalarında ve internet üzerinden satış yapan çoğu firmada Replika Saat bulabilirsiniz. İnternet üzerinden kredi kartınız ile alışveriş yapabilir ve bu orijinal saatlerin başarılı taklitlerine hemen erişebilirsiniz. İnternet üzerinden alışveriş yaptığınız takdirde satın aldığınız imitasyon saatler kargo aracılığı ile size hemen ulaşmaktadır. Bu saatler için belli bir kargo ücreti ödediğiniz zaman bu saatlere hemen sahip olabilir ve kullanmaya başlayabilirsiniz. Ancak ben satın alacağım imitasyon saati önceden denemek ve takmak istiyorum diyorsanız da herhangi bir saat mağazasını ziyaret edebilirsiniz. Bu mağazalarda aradığınız türden birçok imitasyon saate rastlayabileceğinizi de unutmamanız gerekir.

Ancak yeri geldiğinde şunu da belirtmekte fayda görmekteyiz. Bu saatler kesinlikle orijinal üretim olmayıp üçüncü şahısların ürettikleri saatlerdir. Taklit olmaları ve fiyatlarının uygunluğu bu saatleri kesinlikle orijinal yapmamaktadır. Ayrıca bazı art niyetli kişiler bu imitasyon saatleri orijinal saat adı altında satışa sunmakta ve müşterilerini bu yolla dolandırmaktadır. Fakat müşterilerin de bazı haklarının olduğunu bilmesi ve buna uygun davranarak hareket etmesi gerekir. Yani hakkını hukuk alanında aramalı ve orijinal sanarak satın almış olduğu bu imitasyon saatleri iade etmelidir. Tabi ödemiş olduğu parayı fazlasıyla tazmin ederek bu işlemi gerçekleştirmelidir.

Replika Saat geniş bir çeşitlilik göstermektedir. Siz de bu çeşitliliği görmek ve hemen bir imitasyon saat satın almak istiyorsanız acele etmelisiniz. Ayrıca da kendinizi bu büyülü dünyada kaybedeceğinizden sonuna kadar eminiz.

Kaynak

Kategoriler
İnceleme Oyun

Forza Motorsport 3 Oyun İncelemesi

Oyun Turn 10 Studşos aracılığı ile profesyonellikle donatılmış bir yarış oyunudur. Xbox platformlarında adını sıkça duyuran ve ilk çıktığından yüksek puanlar elde eden forza motorsport 3, bir simülasyon ürünüdür. Oyuncuyu gerçek bir yarışın içine sokan oyun, kuvvetli simülasyon ve grafik tasarımıyla adeta oyunu gerçeğe dönderiyor. Büyük bir kitleyi oyuna çeken husus ise simüslasyon öğelerinin sert olmamasıdır. Oyun piyasaya 2 cd halinde çıkmıştır. Oyunda 400’e yakın araba paketi bulunuyor.
süperbetin
Seçtiğiniz arabayı ”free play” butonu ile denemeniz mümkün. Ayrıca kendi özgün arabanızı da oyunda oluşturabiliyorsunuz. Sınırsız sayda araba süsü ve boyası mevcuttur. Oyunda yükseltme seçeneğiyle araba performansını artırmanız ve küçük ayarlarla uğraşarak zaman kaybetmeniz engellenmiş durumdadır. Ayrıca hasar görüntüleme size oldukça fayda sağlıyor. Hasar seçenekleriyle performansınızın etkilenip etkilenmeyeceğini görebiliyorsunuz.

Forza Motorsport 3 Kariyer Modu Nedir?

Oyunda kariyer modu yaklaşık 50 saat sürüyor. Seçtiğiniz zorluk seviyesi oyunun her bölümünü kaplıyor. Bu yüzden ilk seviye sizin kariyer modunuz oluyor. Oyunda zorluk seviyeleri normalin üzerindedir. Oyundayken yapay zeka ürünü olan kişilerle değil, gerçek oyuncularla yarışıyor hissini yaşayacaksınız. Oyunda araba satıp alabiliyor ayrıca puanlarınız ile araba hediyesine sahip olabiliyorsunuz. Oyundaki sürüş pistleri gerçek hayatta var olan pistlerden ilham alınmıştır. Bu da sizlere oyunun gerçekliğini gösteriyor.

Forza Motorsport 3 Kullanıcı Yorumları

Diğer yarış oyunlarına kıyasla ağır bir simülasyon olmayan oyun, hızseverleri kendine çekmeyi başarmaktadır. Oyuncular oyundayken kendilerinizi gerçek bir dünya içerisinde hissettiklerini söylüyorlar. Turn 10 Games firmasının üstün başarı gösteren ürünü olan bu oyun, ilerleyen zamanlarda ek paketler çıkartacaktır. Ek paketler ile yeni arabaları görebilir var olan arabalara yeni özellikler ekleyerek daha iyi bir oyun elde edebilirsiniz.

Kategoriler
İnceleme Oyun

Dishonored Oyun İncelemesi

İlk olarak 2012 yılında piyasaya giriş yapan Dishonored oyunu, bunun ardından 2016 yılında 2.versiyonunu piyasaya sürmüş ve kullanıcılarını memnun etmeye çalışmıştır. Oyunun şuan için iki ayrı sürümü bulunuyor.

İlk oyunun 15 yıl sonrasını konu alan Dishonored 2, kullanıcıların dikkatini daha fazla çekmeyi başarmıştır. Üstelik grafikler ve karakterler üzerindeki gelişim de ikinci sürümle birlikte epey arttı.

Dishonored oyununda ana karakter Corvo adında bir karakterdir. Bu karakter aynı zamanda kraliçenin korumalığını yapıyor. Bu asker kraliçenin sözünden hiçbir şekilde çıkmamasına rağmen üzerine bir iftira atılır. Kraliçe öldürülünce suç Corvo’nun üzerine atılır ve asker hapse yollanır. İşte tam burada hain ilan edilen Corvo, ihanet edenleri ve kraliçenin kayıp kızını bulmalıyız diyerek oyunu başlatıyor. Yani oyun genel olarak macera ve aksiyon türünde ilerliyor.

Dishonored Görev Sistemi

Macera oyunlarında oyunculardan belirli bir görev aşamalarını tamamlamaları istenir. Dishonored oyununda da çok farklı görev tamamlama yollarının olması dikkat çekiyor. Oyun içerisinde ilerlerken isterseniz karşınıza çıkan kişiyi öldürebilir, isterseniz de sessiz bir şekilde yola devam edebilirsiniz.

Yani önünüze çıkan her engeli öldürerek aşmak zorunda değilsiniz. Oyunda bütün bir bölümü kimseyi öldürmeden tamamlamak da mümkün. Oyunda bu şekilde her görevin alternatifleri olduğunu görüyoruz. Örneğin; oyunda içinden geçildiği takdirde öldüren bir elektrikli kapı bulunuyor. Oyuncular isterse bu kapının elektrik hattını bozabiliyor, isterse de hiç kurcalamadan çevresinden dolanabiliyor.

Yapacağınız görevler bina içerisinde ise özel güçleri kullanıp üst kattaki kapılardan giriş yapabiliyorsunuz. Ya da daha fazla aksiyon yaşamak isteyen kişiler alt kattaki kapıyı kullanarak askerlerle uğraşabilir. Ancak oyun içinde büyük gruplarla çatışma içerisine girmeniz çok fazla tavsiye edilmiyor. Çünkü, nasıl ki siz onları tek darbede indirebiliyorsunuz, onlar da sizi indirebiliyor.