Kategoriler
Teknoloji

Veri odaklı e-dönüşüm hayatımızın merkezinde

Türkiye’nin bilişim toplumu olma yolundaki ilerlemesine katkı sunmayı ve e-dönüşüme hız vermeyi hedefleyen İstanbul Bilişim Kongresi tarafından düzenlenen Kongre, yoğun katılımla gerçekleştirildi. Etkinlikte; e-dönüşüm, verinin güvenli sunulması, veri madenciliği, Sanayi 4.0, Türk modeli girişimcilik, yatırım ile Blockchain, Bitcoin ve e-para konuları değerlendirildi. Konuşmacılar, teknoloji alanında yaşanan son gelişmeleri, yeni eğilimleri, hayatı kolaylaştıran teknolojileri ve e-dönüşüm konusunda yapılan çalışmaları katılımcılar ile paylaştı.

2020’de internete bağlı 32 milyar cihaz dünyadaki verilerin % 10’unu oluşturacak

İstanbul Bilişim Kongresi’nde konuşan E-GÜVEN İş Geliştirme, Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Topoğlu Tüzün, teknolojinin gelişimi ile veri merkezli dönüşümün işletmelerin odağına girdiğine dikkat çekti. Dijital çağın sunduğu araçları iş modellerine dahil eden işletmelerin, daha iyi hizmet vermek, ürün ve çözümlerde farklılaşmak, yoğun rekabette öne çıkmak için veriyi yoğun bir şekilde kullandığını vurguladı. Bu alanda yapılan araştırmalara da atıfta bulunan Tüzün, 2020 yılına gelindiğinde, internete bağlı cihaz sayısının 32 milyara ulaşacağını ve bu cihazların dünyadaki verilerin yüzde 10’unu oluşturacağını söyledi.

Veri merkezi pazarı 50 milyar doları aşacak

Küresel ölçekteki veri artışının 4,4 trilyon gigabayttan 44 trilyon gigabayta çıkarak 10 kat büyümesinin beklendiğini, veri merkezi pazarının 50 milyar doları aşacağının öngörüldüğünü ifade eden Tüzün, “Veri miktarı her geçen gün artıyor. Veri temelli e-Devlet stratejisi çerçevesinde başlatılan e-dönüşüm uygulamaları ise kamunun ve özel şirketlerin dönüşerek işlevselliklerini artırmalarını sağlarken, bireylerin de yararlanmak istedikleri hizmetlere kolay ve güvenli bir şekilde ulaşabilmelerini mümkün kılıyor. E-dönüşüm; finans, sağlık, bilişim, eğitim, savunma, enerji, imalat, emlak, gıda, ilaç gibi bütün sektörlerde etkin bir şekilde hayatımızın içinde yer alıyor ve bu dönüşüm ölçek bağımsız tüm şirketleri kapsıyor. E-dönüşüm uygulamalarından yararlanan şirket sayısı giderek artıyor.” dedi.

Blockchain ile e-imza entegre ediliyor, 2018’de kullanılmaya başlanacak

2005 yılında ilk e-imzayı, 2007’de ilk mobil imzayı ürettiklerine dikkat çeken Tüzün, sözlerini şöyle bitirdi: “Değişime liderlik etme vizyonumuzla 2018’de bir ilki daha gerçekleştirmeyi planlıyoruz. E-GÜVEN olarak yasal düzenlemesi olmayan Blockchain sistemini regülasyona tabii olan e-imzayla entegre edeceğiz. Bu yeni sistemde, Blockchain ile işlem yapan kişilerin kimliği yasal düzenlemelere uygun şekilde tanınıyor olacak. Yeni çözümümüzün özellikle; kamuda, borsada, sigorta sektöründe, aracı kurumlarda, bankalarda ve diğer finansal kurumlarda kullanılacağını öngörüyoruz.”