Kategoriler
Teknoloji

E-Devletin tarihsel gelişimi

Günümüzde e-devlet kavramı sıkça kullanılmaktadır. E-devletin tarihsel gelişimi nasıl ? konusunda bazı bilgiler mevcut. Devletler vatandaşlarına daha iyi hizmet etmek amacıyla belli sistemler geliştirirler. Bunlardan bir tanesi e-devlet’tir. E-devletin tarihsel gelişimi hakkında bazı bilgileri sizlerle paylaşıyoruz.

E-devlet (elektronik devlet), günümüzde kamu yönetimi literatüründeki önemli konu başlıklarından birini oluşturmaktadır. E-devlet, başta vatandaşlar olmak üzere bütün paydaşlara kamu hizmetlerini etkin ve sürekli bir şekilde sunmak, yönetsel süreçleri basitleştirmek ve hızlandırmak ve demokrasiyi güçlendirmek amacıyla kamu yönetiminde bilgi ve iletişim teknolojilerinin (BİT) kullanımıdır. Esasında, e-devlet, sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişin ve ülkelerin kamu yönetimi sistemlerinin bilgi çağına uyum sağlama çabalarının bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Nitekim, bilginin üretimi ve yayılımında başat rol oynayan ve bilgiye erişimi kolaylaştıran bir faktör olarak BİT’ler, bir yandan 1980’lerin başından itibaren ekonomik, toplumsal, siyasal ve yönetsel alanda yaşanan dönüşümün arka planında yer alan başlıca faktörlerden biri olarak karşımızda çıkmakta, diğer yandan söz konusu dönüşüm sürecine uyum sağlamaya çalışan kamu yönetimi sistemlerinin kendilerini yeniden yapılandırma sürecinde başvurdukları bir araçlar topluluğu olarak görünmektedir. E-devlet, kamu yönetiminde reform gündeminin en önemli bileşenlerinden biridir

Günümüzde, e-devlet küresel bir fenomen haline gelmiştir. Dünya genelinde birçok ülke, e-devlet projeleri ve uygulamalarını benimsemekte ve yerel, bölgesel ve ulusal düzeyde yaşama geçirmeye çalışmaktadır. Bunun temel sebebi, hükümetlerin ekonomik krizler neticesinde ortaya çıkan bütçesel kısıtlar karşısında artan ve çeşitlenen toplumsal ihtiyaç ve daha iyi kamu hizmeti talebi ile karşılaşmasıdır. Küreselleşmenin beraberinde getirdiği şiddetli rekabet ortamında, ülkelerin ulusal kaynaklarını rasyonel kullanma zorunluluğunun; vatandaşların değişen ve artan taleplerinin hükümetler üzerinde oluşturduğu baskının ve özel sektör karşısında kamu yönetiminin hantal ve işleyemez olarak algılanmasının, e-devletin dünya geneline yayılmasında ve devletler tarafından çok büyük bir kabul görmesinde etkili olduğu belirtilebilir. Ayrıca, kamu yönetiminde BİT’lerin kullanımına yönelik girişim ve projelerin her geçen gün artmasında, söz konusu e-devlet projelerinin uluslararası aktörler tarafından desteklenmesi de çok önemli bir rol oynamaktadır. Kumar ve arkadaşları, bugün gelinen noktada, ülkeler açısından e-devletin bir tercih meselesi olmaktan çıktığını ve bir zorunluluk haline geldiğini belirtmektedir.

Aslında, kamu yönetiminde BİT’lerin kullanımı yeni bir olgu değildir. Kamu yöneticileri ve seçilmişler internetin icadından önce de kamu yönetiminde işlerin görülmesi için bilgi teknolojilerini kullanmışlardır. İnternetin icadı ve kişisel bilgisayarların (PC) yaygınlaşmasından önce, kamu kurumlarında teknoloji büro faaliyetlerinin geliştirilmesi ve kamu kurumlarında bankoların arkasındaki işlemlerin otomasyonunun sağlanması suretiyle yönetsel etkinliğin artırılması için kullanılmıştır. Bu çerçevede, kamu kurumları birbirinden bağımsız ve irtibatsız bir şekilde çalışan kendi bilgisayar sistemlerini kurmuşlar ve kayıtları tutma, mali yönetim, personel yönetimi ve diğer iç idari işlemlerde bu sistemleri kullanmışlardır. 1980’lerde PC’lerin yaygınlaşmasıyla, teknoloji yönetimi konusunda kurumlara yetki devredilmeye başlanmış ve bilgi teknolojilerinin yönetimin temel işlevleri ile bütünleştirilmesi gerekliliği gündeme gelmiştir

Bununla birlikte, internetin ve World Wide Web’in icadı ve özel sektörde elektronik ticaretin gelişimi, e-devletin yükselişe geçmesi açısından adeta bir dönüm noktasıdır. 1990’lardan önce bilgi teknolojileri kamu yönetiminde daha içsel ve yönetsel odaklı bir bakış açısıyla işlemlerde etkinliği geliştirmek ve kurum-içi iletişimi güçlendirmek için kullanılırken; özellikle internetin icadıyla birlikte kamu kurumlarında dışsal kullanım ön plana çıkmış ve vatandaşlara kamu hizmetlerini sunmak ve sistemdeki diğer aktörler ile iletişime geçmek amacıyla BİT’lerden faydalanılmaya başlanmıştır.

Böylece, e-devlet kamu yönetiminin 7/24 kamu hizmeti sunmasına imkan tanıyarak, örgütsel yapıda değişimlere yol açarak, iş görme usulü üzerine yeniden düşünmesini gerekli kılarak ve başta vatandaşlar olmak üzere diğer aktörlerle ilişkisini dönüştürerek, ülkelerin kamu yönetimi sistemlerinde çok önemli bir değişime sebebiyet vermektedir. Kamu yönetiminde tecrübe edilen bu değişim sürecini bürokratik paradigmadan e-devlet paradigmasına doğru geçiş olarak değerlendirenler söz konusudur.