Kategoriler
Teknoloji Haberleri

KOBİ’lerin %41’i risk yönetimine öncelik veriyor

Küçük işletmelerin büyümesine engel olan konuları aşmalarına yardımcı olmak amacıyla bir araya gelen Kaspersky Lab yöneticileri, iş dünyasının temel zorluklarına yönelik kişisel görüşlerini paylaştı.

Ne boyutta olursa olsun bir işletmeyi yönetmek zordur. Ancak, küçük ve büyümekte olan şirketlerin karşılaştığı belli başlı zorluklar vardır. Kaspersky Lab tarafından yapılan bir araştırmada, BT güvenliği tehditlerinin ve pazar dinamiklerinin sürekli değişip geliştiği günümüzde, 100 kişiden az çalışana sahip şirketlerin risk yönetimine, yenilikçilik (%39), yeni müşteri elde etme (%37) ve dijitalleşmeden (%35) daha çok öncelik verdikleri ortaya çıktı.

Aralarında CEO Eugene Kaspersky’nin de bulunduğu bazı Kaspersky üst düzey yöneticileri, bu tür işletmelerin endişelerini gidermelerine yardımcı olmak amacıyla bir araya gelerek, küçük işletmelerin karşılaştığı temel sorunlara ilişkin kişisel görüşlerini paylaştılar. Sonuç olarak ortaya çıkan “10 dakika ayırın: küçük işletmeler için büyük kararlara ilişkin görüşler” adlı kılavuzda, yorumlar, alıntılar, tavsiyeler, listeler ve daha fazlasıyla birlikte Kaspersky Lab’in kendi deneyimlerinden örnekler yer alıyor.

Kaspersky Lab’in 20. yaşı için yayınlanan kılavuzda liderlik, finans, risk, işe alma, yenilikçilik, rekabet ve BT konularındaki kişisel bakış açılarının yanı sıra, iş dünyasıyla ilgili favori sözler ve kitap önerileri de bulunuyor.

Paylaşılan görüşler arasında şunlar yer alıyor:

Finansal destekçileri size yatırım yapmaları için nasıl ikna edebilirsiniz ve paranızı nelere harcamalısınız?
Başarıya, özellikle de ilk dönemlerde gelen başarıya neden dikkat etmelisiniz?
Neden müşterilerinize sürekli kulak vermeli fakat onlara fazla bağımlı olmamalısınız?
Bazı çalışanlar neden işinizle birlikte büyümeye hazır değildir?
Başarısızlık korkusunu nasıl aşarsınız?
Rakiplerinizin müttefikiniz olduğu zamanları nasıl anlarsınız?
İşini mükemmel yapan birini neden asla işe almamalısınız? Ve daha fazlası.
Kaspersky Lab CEO’su ve Başkanı Eugene Kaspersky, “Bir işletmeyi yönetirken her gün karşınıza yeni zorluklar ve fırsatlar çıkar. Bunların tümü size değerli şeyler öğretir. Biz 20 yılı aşkın bir sürede çok şey öğrendik! Elde ettiğimiz bilgi ve deneyimin bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyoruz. İş girişiminden global bir şirkete uzanan yol, çok zorlu fakat bir o kadar da heyecan verici ve tatmin edici bir yoldur” dedi.

osmaniye escort

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

CMC, “En Övgüye Değer İnsan Kaynakları” ödülüne uzandı

IMI Conferences tarafından düzenlenen ve sektörel başarının teşvik edilerek kalitenin arttırılmasını amaçlayan Türkiye Çağrı Merkezi Ödülleri sahiplerini buldu. CMC, yenilikçi bir bakış açısıyla hayata geçirerek faaliyetlerini sürdürdüğü CMC Club ile “En Övgüye Değer İnsan Kaynakları” ödülünü kazandı.

Türkiye’nin en büyük dış kaynak sağlayıcı şirketlerinden CMC, kazandığı ödüllerin arasına bir yenisi daha ekledi. Ulusal ve uluslararası alanda birçok ödüle adını yazdıran CMC, son olarak IMI Conferences tarafından ödüle layık görüldü. CMC, yenilikçi bir bakış açısıyla hayata geçirdiği “CMC Club” ile Türkiye Çağrı Merkezi Ödülleri’nde En Övgüye Değer İnsan Kaynakları ödülünü kazanarak büyük bir gurur yaşadı.

Fairmont Quasar Hotel’de düzenlenen törende, gecenin sunucusu Ali İhsan Varol’un takdim ettiği ödülü CMC İç İletişim, Kurumsal İletişim ve Pazarlama Yöneticisi Ali Erman Akyüz aldı.

Üyeleri de çalışanlar, yönetenleri de…

CMC’nin 5 bini aşkın çalışanının motivasyonunu yükseltmek ve bağlılıklarını arttırmak amacıyla 2005 yılında hayata geçirdiği, 2014 yılında ise içerik geliştirmeleri yaparak adından söz ettiren bir çatı haline gelen CMC Club, bir sosyal aktivite ve eğlence kulübü. CMC’nin çalışanlarına sadece kariyer fırsatı değil, huzurlu ve keyifli bir çalışma ortamı sunma amacından doğan CMC Club’ın üyeleri de, etkinlikleri planlayan ve düzenleyenleri de çalışanlardan oluşuyor.

Kış sinemasından tiyatro ve gösteri günlerine, çeşitli piyangolardan turnuva ve yarışmalara, yaz şenliklerinden konserlere uzanan birçok keyifli etkinliğe ev sahipliği yapan CMC Club’ın dilekleri gerçekleştirdiği “Hayaller Dünyası” oluşumu da çalışan mutluluğunu sağlamak konusunda sınırların olmadığını gösteriyor.

 

mardin escort

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

Kulaklık pazarında nasıl bir yılı geride bıraktık?

Kulaklıklar artık otomobil, cep telefonu, bilgisayar gibi bir prestij nesnesi hâline geldi. Kişiliğimiz ve zevklerimiz hakkında mesajlar veren nesnelere dönüştü. Akıllı telefonlar ve online müzik platformları, kulaklıklara duyulan ilgiyi artırıyor. Markalar, pazarı her geçen gün genişletiyor ve farklı ihtiyaçlara göre tasarladıkları kulaklıklarla karşımıza çıkıyor.

Kulaklık pazarı 14 milyar dolar civarında

Kulaklık pazarı her yıl yüzde 100 büyüyor. Bircom CEO’su Burçin Bircanoğlu, pazarla ilgili şu verileri paylaştı. Bircanoğlu, “Global kulaklık pazarı, 2017 sonu itibarıyla yaklaşık 14 milyar doları buldu. Türkiye’de pazarın büyüklüğü ise 100 milyon TL’yi geçti. 2016 yılında pazarın yarısından fazlası kablolu kulaklıklara aitken, 2017 yılında kablosuz kulaklıklar yükselişe geçti. Çünkü kablosuz protokol teknolojisi çok gelişti” dedi.

En çok hangi kulaklıklar tercih ediliyor?

2017’de en çok kablosuz kulaklıklar tercih edildi. 16-30 yaş aralığındakiler müzik kulaklıklarıyla birlikte oyun kulaklıklarını daha çok tercih etti. Lüks segment olarak bilinen high-end kulaklıklar ise 30 yaş ve üzeri kesim tarafından ilgi gördü.

Dünyanın en büyük markalarının Türkiye distribütörlüğünü yürüten Bircom, kaliteli sese önem verenler için Sennheiser’ın ürünlerini satışa sunuyor. Sennheiser’ın İstanbul Levent’te Sennheiser Deneyim Merkezi bulunuyor. Yüksek kaliteye sahip kulaklıklara ilgi duyanlar, ses meraklıları ve diğer bütün müzikseverler, burada Sennheiser’ın ürünlerini yakından inceleyip test edebiliyorlar.

Hangi kulaklık bana göre?

Kulaklık seçerken aslında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Sadece fiyatına veya tasarımına göre kulaklık seçmek yanlış. Burçin Bircanoğlu, kulaklık seçerken dikkat edilmesi gereken maddeleri şöyle sıraladı: “Aktif bir yaşama sahip olan herkes, Sennheiser’ın HD 4 serisi gibi kablosuz kulaklıkları tercih etmeli. Özellikle seyahat tutkunları için tasarlanan PXC 550 modeli, hafifliği ve konforu ile öne çıkıyor. Spor yaparken hareketi kısıtlamayan, su altında bile kullanılabilen tasarımlar öne çıkıyor. Oyun tutkunları ise daha üstün netlik ve gerçeklik hissi sağlayan GSP 300 gibi modelleri tercih etmeliler.”

 

www.dalilaescort.com

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

ABD’de Dijital Reklam Yatırımları Türkiye’nin 40 Katına Ulaştı

PwC ABD’nin hazırladığı rapora göre dijital reklam yatırımları 2017’nin ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23 büyüyerek 40,1 milyar dolara ulaştı. Raporda küçük ve orta ölçekli firmaların dijital reklam yatırımlarındaki artış dikkat çekiyor.

IAB (Interactive Advertising Bureau) ABD, PwC ABD tarafından hazırlanan IAB ABD Internet Reklam Yatırımları Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, 2016’nın ilk yarısında 32,7 milyar dolar olan Dijital Reklam Yatırımları, 2017’nin ilk yarısında yüzde 23 artışla 40,1 milyar dolara ulaştı.

Mobil reklam yatırımları, toplam Dijital reklam yatırımlarının yüzde 54’ünü oluşturarak web’in öncü reklam platformu olmaya devam etti. Reklamverenler, 2017’nin ilk 6 ayında mobile 21,7 milyar dolar yatırım yaptı. 2016’nın ilk yarısında bu rakam 15,5 milyar dolar iken 2015 yılının aynı döneminde ise 8,2 milyar dolardı.

Raporda öne çıkan diğer başlıklar şu şekilde:

  • Mobil ve masaüstü de dâhil olmak üzere toplam Dijital Video reklam yatırımları 2016’nin ilk yarısında 3,8 milyar iken yüzde 36 artışla 5,2 milyar dolara ulaştı.
  • Mobil Video, Masaüstü Video’yu ilk defa geride bırakarak 2,6 milyar dolara ulaştı. Display Video ise geçen yılla aynı seviyede seyretti.
  • Sosyal medya reklamları 2016’nın ilk yarısında 7 milyar dolar iken yüzde 37 artışla 9.5 milyar dolara ulaştı.
  • Mobil ve masaüstü de dahil olmak üzere toplam Dijital Ses Reklam Yatırımları 2016 ilk altı ayında 425 milyon dolar iken 2017’nin aynı döneminde yüzde 42 artışla 604 milyon dolara ulaştı.

Raporun ekinde yer alan çalışmada, ABD’deki yaklaşık 9 milyon küçük ve orta ölçekli işletmenin minimum yüzde 75’inin dijital reklam yatırımı yaptığı görülüyor. Bunların yüzde 80’lik bölümü self-servis platformları (Facebook, Twitter vb.), yüzde 15’i ise programatik satın almayı kullanıyor. Bu bulgular, reklam yatırımlarının önemli bir bölümünün, bu teknik özellikleri sağlayan yayıncılara gittiğini gösteriyor. Ayrıca self-servis platformların ve programatiğin bu işletmeler tarafından kullanılması önemli bir büyüme fırsatı doğuruyor.

instagram beğeni satın al

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

NBA oyuncusu Lauri Markkanen HMD Global’ın marka elçisi oldu

HMD Global, NBA’de ilk sezonunu oynayan Finlandiyalı basketbolcu Lauri Markkanen ile uzun vadeli bir işbirliği anlaşması imzaladığını duyurdu. Lauri Markkanen, HMD Global’in de sahip olduğu değerlere sahip: kararlılık, beraber kazanma ve cesaret (Fince sisu). HMD Global Başkan Yardımcısı ve CMO’su Pekka Rantala, “Lauri Markkanen inanılmaz bir yetenek ve markamızın elçiliğini mükemmel şekilde yapacak. Ne istediğini biliyor ve hedeflerine ulaşmak için çok çalışmaya istekli. Lauri’nin kariyer gelişimini izlemeyi dört gözle bekliyoruz. Nokia 8 gibi bir cihazla NBA’deki anılarını ve dünyanın dört bir yanındaki hayranlarıyla her gün yaşadıklarını herkesle paylaşabilecek olmasından da büyük memnuniyet duyuyoruz,” dedi.

1997 doğumlu Lauri Markkanen, Chicago Bulls kadrosunda dünyanın en zorlu basketbol ligi NBA’de ilk sezonunu oynuyor. İlk 3 maçında kaydettiği 10 üç sayılık atış ile bunu başaran ilk çaylak olan Markkanen, ilk 25 maçında 56 kez üç sayılık atış gerçekleştirerek adından söz ettirdi.

Nokia telefonların geleceği için çalışıyor

Geçen yıl University of Arizona’da Arizona Wildcats kadrosunda oynayan Lauri Markkanen, “Büyük bir Finlandiya markasıyla birlikte çalışmaktan dolayı gurur duyuyorum. Finlandiya’yı ABD’de tanıtabileceğime inanıyorum. Nokia telefonlarının geleceği için çalışan bir ekibin parçası olmak çok güzel,” dedi.Markkanen, Nokia 8’inin Çift-Görüş modunu kullanarak özel anlarını ön ve arka kameraları aynı anda kullanarak sosyal medyada #bothie içerik olarak canlı yayınlamaya başladı.

Nokia 8 ayrıca basketbol tutkunlarına videoda mükemmel bir ses deneyimi sunuyor. Telefon, üst düzey uzaysal 360° ses sağlayan Nokia OZO Audio teknolojisine sahip. OZO uzaysal 360° ses, her cihazda 4K videolar için tam anlamıyla kullanıcıları saran ses deneyimi sağlıyor. Böylece, Lauri Markkanen bir üç sayılık atışı daha başarıyla gerçekleştirdiğinde, onun hayranlarının tezahüratının netliğini aynı şekilde duyabilme anlamına geliyor.

twitter takipçi satın al

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

TOBB ve Mastercard’tan Güvenli Ödeme Teknolojileri Konferansı

Ödeme sistemlerinin önde gelen markaları ile hükümet kurumlarından temsilciler TOBB ve Mastercard iş birliği ile Ankara’da düzenlenen “Güvenli Ödeme Teknolojileri Konferansı”nda buluştu. Katılımcılar paneller aracılığı ile risk, güvenlik, inovatif ödeme teknolojileri gibi birçok konuyu uzmanlarından dinleme fırsatı buldu. Güvenli ödeme için ödeme teknolojileri şirketleri, devlet, banka ve şirketlerin ayrı ayrı tedbir almasının yetmediği vurgulanan konferansta, tüm kurumların iş birliği içinde çalışması, bilgi altyapısı ve uyarı sistemlerinin oluşturulmasının yanı sıra yasal düzenlemelerin zorunlu olduğu belirtildi.

Konferansın açılış konuşmaları TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete ve Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan tarafından yapıldı.

Halim Mete, “Şu an cebinde akıllı telefonu olan herkes bir ülke başbakanı veya cumhurbaşkanı ile aynı bilgilere ulaşma imkanına sahip. E-ticarette önümüze çıkan temel konulardan biri KOBİ’lerin bilgi eksikliğinden kaynaklı altyapı eksikliği, diğeri ise dijital okuryazarlık oranının düşüklüğü. Bunları yükselterek ödeme teknolojilerine olan güveni artırmak kritik.” dedi.

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan, “Türkiye’de teknolojik yeniliklere meraklı, kullanma konusunda cesur bir genç kuşak var. Bankalarımız ise yeni teknolojileri kullanıcılarına sunma konusunda çok atikler. Bu sebeple ödeme sistemleri konusunda dünyadaki gelişmiş ülkeler arasındayız diyebiliriz. Hatta Türkiye, bankacılıkta dijitalleşme, fintech yatırımlar, kartlı ödeme sistemleri açısından dünyaya deneyimlerini aktaracak konumda. Bu açılardan Türkiye, bankacılık ve fintech alanında yabancı yatırımcılar için çok cazip bir ülke.” şeklinde konuştu.

TOBB Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı Ozan Acar moderatörlüğünde gerçekleşen “Teknoloji için Güvenlik, Güvenlik için Teknoloji” panelinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve İç Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Adem Başar, BDDK Finansal Tüketici İlişkileri Daire Başkanı Ahmet Yılmaz, Mastercard Güvenlik Yönetimi Direktörü Cem Kibaroğlu, TOBB E-ticaret Meclis Başkan Yardımcısı ve Ödeal Kurucusu Fevzi Güngör görüşlerini paylaştı.

Kurumlar arası iş birliğinin önemine özellikle dikkat çeken Mastercard Güvenlik Yönetimi Direktörü Cem Kibaroğlu, “Ödeme sistemleri kuruluşlarının yapması gereken sağlıklı bir yasal altyapıyla, müşteri bilgilerinin güvenliğinden kesinlikle ödün vermeden, tüketicinin ihtiyacına yönelik pratik çözümler sunmak. Markaların sakladıkları bilgilerin güvenliğini sağlayacak bir altyapı kurmaları, Mastercard gibi ödeme teknolojileri şirketlerinin dolandırıcılığı daha oluşmadan tespit eden, uyaran sistemler geliştirmeleri, devletlerin yasal düzenlemeler yapmaları ve tüm bu bileşenlerin birbirleriyle iletişim halinde olmaları esas.” dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdür Yardımcısı Adem Başar mevzuatla ilgili bilgilendirme yaparak “2011 yılında bize verilen e-ticareti düzenleme görevi ile elektronik ticareti geliştirmeye yönelik çalışmalara başladık. Özellikle bu yıl içinde güven damgasına ve elektronik ticaret sitelerinin kayıt altına alınmasına yönelik olarak iki adet tebliğ çıkarttık. ETBİS ve güven damgası ile elektronik ticarette karşılaşılan en önemli konu olan güven sorununun çözüleceğini düşünmekteyiz.” şeklinde konuştu.

BDDK Finansal Tüketici İlişkileri Dairesi Başkanı Ahmet Yılmaz ise, son yıllarda ülkemizde sosyal mühendislik yoluyla yapılan dolandırıcılıkların önlenmesi kapsamında kurumların önemli adımlar atarak kararlar aldığını belirtti. Yılmaz, “BDDK tarafında da kartların e-ticarete açık veya kapalı olmasının müşteri tercihine bırakılması yönünde karar alındı ve sistemsel geçişlerin tamamlanması ile beraber bankalara Ocak 2018 sonuna kadar süre verildi. Süre sonunda kapanan kart sahipleri ise diledikleri zaman bankalarıyla iletişime geçerek kartlarını e-ticarete açtırabilirler” şeklinde konuştu.

TOBB E-ticaret Meclis Başkan Yardımcısı ve Ödeal Kurucusu Fevzi Güngör, “Türkiye e-ticaret dolandırıcılığında dünya ortalamalarının altında bir orana sahiptir. Ayrıca Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın kurduğu ETBİS ve çalışmalarını yürüttüğü güven damgası sistemi sayesinde, e-ticaret sektöründeki kayıt dışı firmalar ayırt edilebilir.” dedi. Güngör, kredi kartlarının elektronik ticarette kullanımıyla ilgili talep toplama süresinin bir yıl daha ertelenmesi önerisini de ileterek kayıt dışı firmalar ile yurt dışındaki firmalar için kısıtlayıcı bir düzenleme yapılabileceğini belirtti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürü Mustafa Okay moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Geleceğin Ödeme Teknolojileri” panelinin konukları ise, Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan, YASED ARGE ve İnovasyon Komisyonu Başkanı Ussal Şahbaz ve İninal – Kredico Kurucu Ortağı Çelik Ören idi. Konuklarla inovatif projeleri, teknolojiyle gelen gelişmiş güvenlik yöntemlerini ve kurumlar arası iş birliğinin önemini paylaştı.

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Ödeme Sistemleri Genel Müdürü Mustafa Okay panel açılışını, kurumların birlikte çalışmasının, milli bir teknoloji platformunun oluşturulmasının, bölgesel ticaretin ve blockchain teknolojisinin kripto para harici uygulama alanlarının önemine değinerek yaptı.İninal – Kredico Kurucu Ortağı Çelik Ören ise konuklarla fintech girişimlerinde yaşadıklarını paylaşarak “Ödeme sistemleri ülkelerin ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. Mobilin hayatımıza girmesiyle de tamamıyla farklı bir boyut kazandı. Şu anda 30 milyon işlemin 20 milyonunun mobil üzerinden yapıldığını görüyoruz.” dedi.

YASED ARGE ve İnovasyon Komisyonu Başkanı Ussal Şahbaz, “İnovatif ürünlerimizi hızla piyasaya çıkarıp denerken regulatif engellerle karşılaşmak inovasyonun önünü kesiyor. Bu nedenle finans başta olmak üzere tüm sektörlerde inovasyon yapıcı ve düzenleyici kuruluşların beraber çalışması gerekiyor” şeklinde konuştu.

youtube izlenme satın al

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

MediaMarkt 57. Mağazasını Mersin Mezitli’de açtı

Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, 2017’nin son mağaza açılışını Mersin Mezitli’de gerçekleştirirken, açılışa özel indirimler tüketicilerin yüzünü güldürdü

Türkiye’nin açık ara lider tüketici elektroniği perakendecisi olma hedefiyle mağaza yatırımlarını aralıksız sürdüren MediaMarkt, 57. mağazasını Mersin Mezitli’de açtı. 28 Aralık Perşembe günü gerçekleştirilen açılışa yoğun ilgi gösteren teknoloji severler, açılışa özel indirimlerle alışveriş keyfini doyasıya yaşadı.Mersin’deki ikinci MediaMarkt mağazası olan Mezitli mağazasında toplamda 850 metrekare satış alanı bulunuyor.

‘Ürün çeşitliliğimizi ve hizmet kalitemizi bir kez daha Mersinlilerle buluşturduk’

2017 yılında gösterdikleri büyüme performansıyla yıl sonu hedeflerine ulaştıklarını belirten MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım; “MediaMarkt olarak kesintisiz büyüme stratejimiz doğrultusunda yıl sonu hedeflerimize ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tüketiciyi merkeze alan anlayışımızla onların beklentilerine kulak vererek en iyi konumlarda yer alan mağaza yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda 57. mağazamız ile Mersin Mezitli’de, onbinlerce üründen oluşan çeşitliliğimizi ve hizmet kalitemizi bir kere daha tüketicilerle buluşturduk. 2018 yılında da devam ettireceğimiz yatırımlarımız ve başarılı performansımızla Türkiye’nin açık ara lider tüketici elektroniği perakendecisi olma hedefimizedoğru emin adımlarla yürüyoruz. ” dedi.

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

Honda’dan elektrikli araç teknolojisinde “Çift Yönlü Şarj” devrimi

Honda, EVTEC ve The Mobility House işbirliğiyle geliştirdiği ve Avrupa’daki Ar-Ge Merkezinde kurduğu çift yönlü şarj teknolojisi sayesinde, şebekeden aldığı elektrik enerjisinin, ihtiyaç halinde şebekeye geri gönderilebilmesine imkân tanıyor.

Otomotiv endüstrisinin öncü markalarından Honda, Almanya’nın Offenbach kentindeki Avrupa Ar-Ge Merkezinde, gelişmiş çift yönlü şarj teknolojisini kullanmaya hazırlanıyor. Honda’nın Eylül ayında 2017 Frankfurt Otomobil Fuarında lanse ettiği, Honda Power Manager konseptinin devamı niteliğini taşıyan bu yeni konsept, ‘Vehicle-toGrid’ veya ‘V2G’ teknolojisi ile şebekeden enerji çekebilen ama aynı zamanda elektrikli araç (EV) bataryalarında depolanan enerjiyi tekrar şebekeye gönderebilen tamamen entegre bir enerji transferine dayanıyor.

Çift yönlü enerji aktarım teknolojisine yapılan bu yatırım, şarj edilebilir hibrit araçlara yönelik dünyanın en gelişmiş kamusal şarj istasyonu ağının geliştirilmesine de sağlıyor. Güncel teknolojinin gereksinimlerine uygun olarak 940V kapasiteye sahip sistem 150 kW’a kadar enerji sağlayarak, farklı bağlantı tipine sahip dört aracı, aynı anda şarj edebiliyor. İki yönlü enerji transferi sayesinde elektrik şebekeden çekiliyor veya güneş panelleri tarafından sağlanıyor ve sisteme bağlı elektrikli araçları şarj etmek için kullanılıyor. Bir elektrikli araç şebekeye bağlı olduğunda, şebekede fazla talep olması halinde şebekedeki enerjiyi dengelemek için elektrikli aracın bataryasındaki enerji şebekeye transfer edilebiliyor.

Honda geliştirmiş olduğu bu teknoloji ile Avrupa Ar-Ge Merkezi’nin enerji yönetimini optimize etmeyi ve özellikle yenilenebilir güneş enerjisi kullanımını en üst düzeye çıkarmayı hedefliyor. Söz konusu yeni proje yenilenebilir enerji hücreleri ve elektrikli araç pilleri dâhil olmak üzere, belirli elektrikli bileşenler arasındaki etkileşimi, uyumluluğu ve güç akışını test ediyor. Honda, elektrikli araç şarj istasyonunu kurduğu Haziran ayından bu yana, 447 şarj seansı için güç sağlarken, 3,87 tonluk CO2 salınımını da engellemiş oldu.

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

Dijital para birimi Bitcoin İlk defa Türkiye’de bir Restoranda

Türkiye’nin hızla büyüyen ve teknolojiyi yakından takip eden döner markası KasapDöner sektörde bir ilke daha imza atıyor. KasapDöner, dijital para birimi olan ‘Bitcoin’ ile ödeme uygulamasını 2018 yılında tüm şubelerinde kullanıma açıyor.

KasapDöner Genel Müdürü Bahar Özürün, KasapDöner olarak yıllardır et ve döner alanında en iyi hizmeti vermek için çalıştıklarını ifade ederek, ‘’Bunun yanında teknolojiyi de yakından takip ediyoruz. iPadlar ilk çıktığında tüm şubelerimizde iPad vardı. Şimdi ise dijital para birimi Bitcoin’i tüm şubelerimizde kullanarak isteyen misafirlerimizin ödemelerini bu yol ile yapmalarını sağlayacağız’’ dedi.

Dijital para birimi Bitcoin’un ilk defa KasapDöner ile bir döner zincirinde yer alacağını ifade eden Özürün, ‘’Enflasyon riski düşük, kullanımı basit, para transferi işlemlerinde güvenilir, hiçbir aracı olmadan direkt iki kişi arasında çalışan ve küçük bir hafıza kartında bile taşınabilen bu uygulamaya geçmekten dolayı çok mutluyuz’’ açıklamasını yaptı.

 

BITCOIN NASIL KULLANILIR?

Bitcoin için sanal cüzdan gerekiyor, Bu sanal cüzdanınızı cep telefonunuzda, bilgisayarınızda oluşturabileceğiniz gibi internet üzerinde bulunan web servislerinden de yararlanabilirsiniz. Oluşturacağınız cüzdan için özel bilgilerinizi vermenize de gerek yok. Oluşturacağınız bu sanal cüzdan ile dijital para alabilir, gönderebilir ve alışveriş yapabilirsiniz. Bitcoin sisteminde yapılan ödemelerin doğrulanması için açık anahtarlı şifreleme (asimetrik şifreleme), noktadan-noktaya ağ bağlantısı ve proof-of-work gibi teknolojiler kullanılır. Bitcoin’ler ödemeyi yapan adresten alıcı adrese şifrelenmiş olarak imzalanarak gönderilir. Her işlemin ağa duyurulumu yapılır ve blok zincirinde yerini alır. Böylece el değiştiren Bitcoin’ler bir kereden fazla kullanılamaz. Bitcoin bu teknolojileri kullanarak, herkesin kullanabileceği hızlı ve son derece güvenilir bir ödeme ağı sağlamaktadır.

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

Canon Europe, Océ CrystalPoint’in 10.000’inci makinesini kurdu!

Görüntüleme çözümlerinde dünya lideri Canon Europe, geniş format yazıcılarında önemli bir kilometre taşına ulaştı: Dünya genelinde 10.000’inci Océ CrystalPoint makinesi kuruldu.2008 yılında çok yönlü ve üretken geniş format yazıcı ailesi olarak grafik ve tasarım sektörünün hizmetine sunulan Océ CrystalPoint, 10. yılına bir kala, dünya genelinde 10.000’inci makinesini kurmanın gururunu yaşıyor.

Canon’un mürekkep püskürtmeli ve tonerli teknolojisi Océ CrystalPoint’in kullanıldığı Océ ColorWave portföyü, mürekkep püskürtmeli ve tonerli sistemlerin her ikisinin de en iyi özelliklerine sahip olduğundan, kaplanmamış ve geri dönüştürülmüş kağıtlar gibi ekonomik ortamlarda bile net, yüksek kaliteli, su geçirmez renkli ve siyah beyaz baskılar alabiliyor.Bu teknoloji, CAD çizimler, haritalar ve posterler de dahil olmak üzere çok çeşitli uygulamalar için ideal. Sağlam ve anında kuruyan baskılar kısa süreli dış mekân kullanımlarına mükemmel uyum gösteriyor.

Yazıcılarda üçüncü dalga

Portföyün öne çıkan Océ CrystalPoint temelli Océ ColorWave 500 ve 700 ürünleri, üçüncü kuşak yazıcı ailesinin üyeleri arasında yer alıyor. Çok çeşitli ve yüksek kalite gerektiren uygulamalarda kullanılmak üzere tasarlanan bu ürünler, baskı hizmeti sağlayıcılarını, şirket içi veya uzak çalışma gruplarını ve merkezi baskı odalarını da destekliyorlar.

Océ ColorWave 500, imalat, mimari, inşaat, tasarım ve reprografi sektörlerindeki CAD, harita ve üretim uygulamalarını en üst seviyeye taşırken, Océ ColorWave 700 ise, yüksek baskı hacimlerine gereksinimi olan reprografi, tabela ve teşhir baskısı sağlayıcıları, perakende, konaklama, POS, eğitim ve kamu gibi sektörlerdeki kurum içi baskı uygulamalarına hizmet veriyor.

Her iki yazıcı da, bulut entegrasyonu, çoklu kullanıcı desteği, güvenli iş akışı, opsiyonel yerleşik tarayıcı ve çok çeşitli entegre çıkış seçeneklerine sahip. Océ ColorWave 500 ve 700’ün çok rulolu kurulumu, birçok farklı işin, arada rulo yükleme veya boşaltmayı gerektirmeden, yürütülebilmesini sağlıyor. Kullanışlı Océ ClearConnect yazılım paketi ise belgelerinizi gereksiniminiz olduğu yer ve zamanda elde etmenizi kolaylaştırıyor.

Océ CrystalPoint nasıl çalışır?

Çok iyi tanınan Océ TonerPearls tonerinin kullanıldığı Océ CrystalPoint teknolojisi, temiz bir sistem elde etmek için hava kirlenmesi riski olmayan ”Katı Giriş–Katı Çıkış” ilkesine dayanarak çalışıyor. TonerPearls’ün şeffaf kartuşları ile her renk tonerin sistemde kalan seviyesini görebiliyorsunuz. Océ TonerPearls sisteme verilir verilmez ısıtılıp jel haline geliyor. Bu jel, ardından görüntüleme cihazları tarafından ortamın üstüne fışkırtılıyor. Jel damlacıkları en yüksek hassasiyetle konumlanıyor ve şekillerini geri dönüştürülmüş kağıtta bile koruyorlar. Bu işlem, net baskı kalitesini tüylenme olmadan sağlıyor.

 

Océ CrystalPoint teknolojisi, bugün, yani 10. yıldönümüne bir yıl kala, en yeni Océ ColorWave ürünlerinin çekirdeğinde kullanılıyor.

 

Geldikleri teknolojik seviyeyi “Müşterilerin dış mekânlarda anında kuruyan, hemen kullanılabilen baskılardan yararlanmaları sağlıyor” şeklinde açıklayan Canon Europe Endüstriyel ve Üretim Çözümleri, AEC&M ve TDS Direktörü Carel Raijmakers, başarıyı “Océ CrystalPoint teknolojisi, müşterilerimizin olağanüstü bir yaratıcı uygulama sunabilmelerini desteklemek üzere tasarlandı. Müşterilerin uygulama kapasitelerini daha da geliştiren ColorWave yazıcı serisinin son on yıldaki büyük başarısını görmek çok güzel…”

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

737 MAX Türkiye’de İlk Defa Corendon’la Uçacak

Başta Avrupa olmak üzere dünyanın bir çok yerinden Türkiye’ye en fazla yolcu taşıyan havayolu firmalarından Corendon Airlines, bir ilke daha imza atıyor! Filosunu Boeing’in yeni uçağı 737 MAX 8 ile genişletme kararı alan Corendon Airlines, Türkiye’de 737 MAX 8’le uçuş yapan ilk havayolu olacak.

Boeing tarihindeki en hızlı satılan model!

Sky Interior kabin dizaynına sahip Boeing 737 MAX 8, LED ışıklandırmaları ve ferah kabin tasarımıyla yolculara benzersiz bir uçuş deneyimi yaşatıyor. Gücünü CFM International’ın Boeing 737 MAX’e özel olarak ürettiği LEAP-1B motorlardan alan uçak, daha çok yakıt tasarrufu ve verimlilik sağlıyor. 3.515 mil (5.656 km) menzil özelliği sayesinde MAX 8, Boeing 737 Next Generation serisine oranla daha uzun mesafelere ulaşabiliyor. Üstün yakıt tasarrufu özelliği ile karbon emisyonunu da azaltan yeni seri, rakiplerine oranla hem daha çevreci hem de günümüz tek koridorlu uçak modellerine göre % 40 daha sessiz. MAX serisi ayrıca yeni aerodinamik tasarımıyla dikkat çekerken yüksek teknoloji ürünü “wingletler” sayesinde % 1,5 ekstra yakıt tasarrufu sağlıyor.

Aralık 2015’te üretimine başlanan ve Boeing tarihindeki en hızlı satılan uçak modeli olan 737 MAX serisi için dünyadaki 92 farklı firmadan 4 binden fazla sipariş verildi. Katalog fiyatı yaklaşık 110 milyon Dolar olan MAX modelinin ilk uçuşu 29 Ocak 2016’da gerçekleşti ve şu ana kadar 49 uçağın teslimatı tamamlandı. Boeing’in tek koridorlu uçak pazarındaki bir önceki serisi olan Boeing 737-800 modelinin üretimine ise 1997 senesinde başlanmış olup Eylül 2017 itibariyle 6554 uçağın teslimatı tamamlanmıştı.

737 MAX 8’i Türkiye’de filosuna katan ilk havayolu oldukları için gururlu olduklarını belirten Corendon Havayolları Grubu Kurucusu ve CEO’su Yıldıray Karaer;

“Havacılık tarihinin ticari olarak en başarılı ve en güvenli uçaklarından olan 737 serisiyle dünyanın 45 ülkesinde 145 havalimanına uçuyor, yılda 2,5 milyon yolcu taşıyoruz. Corendon Airlines Grup olarak 2018’de filomuzda 17 uçak ile hizmet veriyor olacağız. Yeni nesil 737 MAX 8 ile yolcularımıza daha iyi bir uçuş deneyimi ve konfor sunarken, operasyonel maliyetlerimizde de verimlilik sağlayacağız. Boeing ile olan işbirliğimizi fabrika çıkışlı yeni bir 737 MAX 8’le genişlettiğimiz için mutluyuz.” diye konuştu.

Corendon Airlines’ın 737 MAX’ı tercih etmesinden gurur duyduklarını belirten Boeing’in Ortadoğu, Türkiye, Rusya, Orta Asya ve Afrika’daki Ticari Uçaklarının Satışından Sorumlu Başkan Yardımcısı Marty Bentrott;

“Corendon Airlines’ın 737 MAX operatörleri arasına katılacağı günü dört gözle bekliyoruz. 737 MAX Corendon Airlines yolcularına premium bir uçuş deneyimi sağlarken, şirkete de benzersiz bir verimlilik, menzil, güvenilirlik ve maliyet avantajı getirecek.” diye konuştu.

Boeing’in, 2019’da 737-800 serisinin üretimini sonlandırarak yerine tamamen 737 MAX serisi üretimine başlayacağı bilinmekte.

Kategoriler
Teknoloji Haberleri

Türk Telekom mültecilere yönelik inovasyon yarışması düzenliyor

Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom; TÜBİTAK, Boğaziçi Üniversitesi, ulusal ve uluslararası arası kurumlar ortaklığında, Türkiye’de sayıları 3 buçuk milyonu bulan mültecilerin sosyal sorunlarına çözümler geliştirmek için inovasyon yarışması düzenliyor. Yarışmada Türk Telekom, büyük veri bankasının kimliği gizlenmiş kişilere ait mobil verilerini, organizasyon komitesinden vize alıp ardından bilimsel organizasyon komitesinin ön değerlendirmesinden geçen proje sahiplerine açacak.

Bu veriler üzerinden başvuru sahiplerinin, dönemsel göç hareketlerinin takip ve yönlendirmesine, eğitim ve sağlık alanındaki ihtiyaçları karşılayacak hizmet noktalarının oluşturulmasına yönelik, özellikle de Suriyeli mültecilerin sosyal sorunlarına katkı sağlayacak projeler geliştirmeleri hedefleniyor.

Projeler komitenin süzgecinden geçecek

Yarışmaya başvurular D4R web sitesi (d4r.turktelekom.com.tr) üzerinden yapılacak. Adaylar web sitesi üzerinden projelerini, yönetici özetlerini ve teknik açıklamalarını Türk Telekom’a ve diğer ortaklara ulaştıracak. Organizasyon Komitesi başvuruların içinden verinin paylaşılacağı projeleri seçecek. 4’ü akademik, 4’ü Sivil Toplum Kuruluşu temsilcisi, 4’ü de kamu sektöründen konu ile ilgili kurum ya da bakanlıktan olmak üzere toplam 12 kişiden oluşacak olan Etik Komitesi de Güvenlik, Sağlık, Eğitim, İşsizlik ve Sosyal Entegrasyon olmak üzere 5 ana kategoride ödül alacak projeleri belirleyecek. Bu kapsamda projenin ortakları TÜBİTAK, Boğaziçi Üniversitesi ve uluslararası enstitüler de gerekli desteği sağlayacak.

Verilerin ait olduğu kimlik bilgileri paylaşılmayacak

Paylaşılacak veriler, anonim olarak sadece organizasyon komitesinin uygun bulduğu ve Türkiye’de yaşanan mülteci problemlerine çözüm bulmak adına proje önerisi sağlayan katılımcılara açılacak. Paylaşılan anonim veriyi anlamlı hale getirmek, araştırma gruplarının yükümlülüğünde olacak.

En iyi projeye 10 bin lira ödül

En iyi projeyi belirlerken projenin gerçek hayata uygulanmasının kolaylığı, öncelikli problem olarak yer alan konulara çözüm olması, özgünlüğü, hipotezinin güçlü olması, akademik olarak kabul görmüş ve sosyal hayata uygun olması gibi kriterler dikkate alınacak. Yarışmanın sonunda emniyet ve güvenlik, sağlık, eğitim, işsizlik ve sosyal entegrasyon kategorilerinde birinciliğe layık görülen proje sahiplerine 10’ar bin lira olmak üzere toplam 50 bin lira ödül verilecek.

“Amaç en büyük insani krize çözüm sunmak üzere katkı sağlamak”

Türk Telekom Strateji, Planlama ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Fırat Yaman Er, “Türk Telekom’un seçilmiş araştırma gruplarıyla paylaşacağı büyük veri üzerinden geliştirilecek projeler ile ‘Günümüzün en büyük insani krizi’ olarak nitelendirilen Suriyeli mülteci sorunu başta olmak üzere Türkiye’deki tüm mültecilerin güvenlik, sağlık, eğitim, entegrasyon, istihdam sorunlarına katkı sağlayacağımıza inanıyoruz” dedi.

Er: “Mültecilerin sorun ve ihtiyaçlarına yönelik inovatif projeler çıkmasını bekliyoruz.”

Fırat Yaman Er, bu yarışmanın ardından oluşturulacak proje çıkışlarını ise şöyle değerlendirdi: “Bu proje ile çocuk rehabilitasyon merkezlerinin kurulmasına, mülteci nüfus arasında karşılaşılabilecek olası bulaşıcı hastalık vakalarının takibine, konteyner kentlerden şehir merkezlerine dönemsel göç hareketlerinin takibi ve yönlendirilmesine, eğitim ve sağlık alanında ihtiyaçlara yönelik hizmet noktalarının doğru lokasyonlarda oluşturulmasına, kısa, orta ve uzun vadeli mülteci nüfusun toplumun geneli ile entegrasyonunu kolaylaştıracak yöntemler geliştirilmesine destek olmayı amaçlıyoruz. Ayrıca mültecileri ilgilendiren şu anda öngöremediğimiz birçok farklı alanda inovatif projelerin saygın bilim insanlarınca ortaya çıkartılacağına inanıyoruz.”